Güvendiğim Dağlara Hep Mi Kar Yağar?
Nasıl ki yemek, içmek vücudumuzun gıdası ise güven de ruhumuzun en temel gıdalarından bir tanesidir. Bir kere kendinizi güvende hissetmediğiniz zaman hep tetikte olursunuz. Her an bir tehlike gelebilecekmiş gibi hissedersiniz. İnsanların size zarar vereceği ya da gerçekten sevmeyeceği gibi şüphelere kapılırsınız. Terapistiniz bile sizin için güvenilir birisi değildir çoğu zaman. ‘’Acaba benimle sadece para aldığı için mi ilgileniyor?’’ ‘’Benimle ilgili bildiklerini ya başkalarına anlatırsa?’’ gibi sorular zihninizde dolanıp durur.
Hele ki bir kere güvensizlik ruhunuzu kapladığı zaman ilişki kurmak da güç hale gelir. Sevilmek, güvende ve rahat hissetmek için kurduğumuz ilişkiler bir survivora dönüşür artık. Karşı taraftaki insanın davranışlarının altındaki niyetleri gözlemlemeye başlarız. Ancak bu duygular boşuna değildir. Maalesef çocukluktaki ihmalin ve istismarın izleri yerini güvensizliğe bırakır. Fiziksel, duygusal ve psikolojik şiddet, cinsel istismar ve ihmal gibi bir çok örselenme yaşantısı çocuğun güvenlik algısını yerle bir eder. Çocuk bu duygu ile baş etmek zorundadır. Bu baş etme biçimlerinden bir tanesi de ‘’güvensizlik şeması’’dır. Böylece kendisini korumayı öğrenir. Ancak çocuklukta korunmayı sağlayan bu mekanizma, yetişkinlikte de devam ettiği takdirde güvenilir kişilere ve durumlara da güvensizlik hissetmemize sebep olmaktadır. Bu durumun en kötü yanı ise zihnimizin bu çarpıtmayı gerçek olarak algılamasıdır. Karşımızdaki kişi ne kadar güven vermeye çalışırsa çalışsın zihnimizdeki güvensiz hisseden taraf “sakın güvenme’’, “o tehlikeli’’, “zarar verecek’’, “sana gerçekten değer vermiyor’’ demektedir. E haliyle yeni tanıştığımız kişiye değil yıllardır bizi koruduğuna inandığımız bu sese inanmayı tercih ederiz.
Son zamanlarda sıkça duyduğum bir soruyu burada birlikte cevaplayalım. “Peki bende güvensizlik şeması var. Bu değişir mi?’’ Elbette değişir. Nefes aldığınız sürece her zaman umut vardır. Ancak bu kolay bir süreç değildir. Güvensizlik ile ilgili çarpıtmaların keşfiyle başlayan bu yolculuk geçmişteki acı veren deneyimlerle yüzleşmeyi ve güvenmeyi öğrenebileceğimiz ilişkileri deneyimlemeyi içermektedir. Bu nedenle şiddetli bir güvensizlik duygusunu bir uzmanla çalışmak en işlevsel yollardan bir tanesidir.
Uzm. Klinik Psk. Yaşar Emre Ertürk