Borderline Kişilik Bozukluğu ve Bipolar Bozukluk Arasındaki İlişki
Borderline kişilik bozukluğu ve bipolar arasındaki farklar nelerdir?
Bipolar bozukluk bazı dönemlerde tekrarlayan manik, depresif veya her ikisini de içeren bir problemdir. Ataklar sırasında ciddi boyutlarda mesleki ve sosyal anlamda işlevsellik kaybına yol açabilmektedir. Kişinin gündelik yaşamına devam edebildiği, hayat boyu devam eden kronik bir rahatsızlıktır.
Bipolar bozuklukta genellikle ilk ataklar kişinin karşılaştığı bir stresör tarafından tetiklenmektedir ancak diğer ataklar için böyle bir etken olması zorunlu değildir. İlk atak sonucunda beyin nörokimyasında meydana gelen değişikliklerden dolayı kişinin beyninde birtakım biyokimyasal değişiklikler ortaya çıkar. Bu da kişinin stresli yaşam olaylarına karşı daha hassas yaklaşmasına sebep olur.
Peki manik atak nedir? Manik atak genel bir ifadeyle kabarmış, taşkın bir duygudurumunu ifade etmektedir. Bu dönemde kişi kendisini gayet iyi hissetmektedir. Daha az uyumaya başlar, benlik saygısında artış yaşar, konuşma hızı artar, düşünceleri sanki havada uçuşuyor gibidir, dürtüsel davranışlar sergiler. Bazen bu kişiler engellendiğinde ciddi anlamda öfkelenebilir ve saldırganlaşabilir. Manik atak esnasında kişi kendisini iyi hissettiği için bir rahatsızlık yaşadığını kabul etmez. Bu durum da tedaviyi zorlaştıran etkenlerden bir tanesidir. Bipolar bozuklukta manik atak en az bir hafta, günün büyük bölümünde kendisini gösterir ve işlevsellikte ciddi bir bozulmaya yol açar.
Bipolar bozukluğun tedavisi ise 3 şekilde gerçekleşmektedir. Akut dönemlerdeki ataklara yönelik tedavi, depreşmelerin önlenmesine yönelik tedavi ve hastanın işlevselliğini en yüksek noktada tutmak için sürdürüm tedavisi şeklindedir.
Bipolar bozuk genellikle kalıtım yoluyla geçmektedir, çevresel etmenlerin rolü katılıma göre daha azdır. Genetik faktörler ön planda olduğu için ilaçlı tedavi en öncelikli tedavidir. Psikoterapi ise ilaçlı tedaviyi destekleyici ve kişinin işlevselliğini arttırmaya yönelik uygulanmaktadır.
Borderline Kişilik Bozukluğu
Borderline (Sınırda) Kişilik Bozukluğu ise genç yetişkinlik döneminde ortaya çıkan, genellikle dürtüselliğin belirgin olduğu bir rahatsızlıktır. Bordorline kişilik bozukluğu belirtileri her durumda ve ikili ilişkilerde kendisini gösterir. Kişilerarası ilişkilerde, benlik algısında ve duygulanımda ciddi anlamda tutarsızlıklar görülmektedir. Kendine zarar verme, manipülatif nitelikli intihar girişimleri, terkedilme/yutulma/yok olma kaygıları, ilgi beklentisi sıkça görülen belirtilerdir.
Borderline Kişilik Bozukluğu olan kişiler için terkedilmek çok ciddi bir kaygı unsurudur. İlişki kurduğu kişileri birden gözlerinde çok büyütebildikleri gibi, aniden onları değersizleştirebilirler. Kendilerine zarar verme olasılığı yüksek dürtüsel davranışlar sergilemek en belirgin özellikler arasındadır. Örneğin rasgele cinsel ilişkiye girme, gereksiz yere harcama, alışveriş yapma, kumar oynama, tıkınırcasına yemek yeme gibi bir çok alanda bu dürtüsel davranışlar gözlenebilmektedir. Duyguları çok değişken ve tutarsız olabilmektedir. Sıklıkla ani öfke patlamaları kendisini gösterebilir. Ne hissettiklerini sorduğunuzda ise bunun cevabı genellikle ‘’boşluk hissi’’ olmaktadır.
Çocukluk çağında istismar ve ihmalin varlığı, evlatlık verilme, aile içi şiddet, aile bireylerinde ruhsal hastalıkların bulunması, doğumdaki risk faktörleri, biyolojik faktörler ve genetik aktarım bu rahatasızlık için risk faktörleri arasında sayılmaktadır. Daha çok çevresel faktörler ön planda olduğu için psikoterapi daha öncelikli tedavi halini almaktadır.
Borderline Kişilik Bozukluğu ve Bipolar Bozukluk arasındaki ilişki
İki hastalığı birbirinden ayırt etmek oldukça zordur. Öncelikle nedenleri bakımından birbirinden farklılaştığı görülmektedir. Bipolar bozuklukta genetik faktörler çok daha ön plandadır. Çevresel etmenler bu kalıtımsal geçişin bir tetikleyicisi olmaktadır. Borderline Kişilik Bozukluğu’nda ise çevresel etmenler daha ön plandadır. Vakaların çoğunda, çocukluk dönemine ait ciddi ihmal ve istismar yaşantıları gözlenmektedir. Bu nedenle ayrım yaparken kişinin geçmiş yaşantısı mutlaka gözönünde bulundurulmalıdır.
Diğer bir ayrım tedavi sürecindeki farklılıklardan kaynaklanmaktadır. Bipolar bozuklukta ilaçlı tedavi daha ön planda iken, Borderline Kişilik Bozukluğu’nda psikoterapi daha öncelikli olmaktadır.
İki bozuklukta duygu değişimlerinde dalgalanma ve dürtüsellik sıkça görülmektedir. İki bozukluğun belki de en çok karıştırıldığı nokta bu belirtilerde olmaktadır. Ancak bipolar bozuklukta bu belirtiler atak dönemlerinde ortaya çıkmakta, ataklar arasında ise kişi normal yaşamına devam etmektedir. Borderline Kişilik Bozukluğunda ise bu belirtiler kişinin hayatının her alanında ve sürekli olarak görülmektedir.
BKB’de çok sık manipülatif intihar girişimleri görülmektedir. Genelde kesici maddelerle bedenlerine zarar vermektedirler. Bipolar bozuklukta ise bu rahatsızlıkta olduğu kadar intihar girişmleri gözlenmemektedir.
Bu iki bozukluk arasındaki diğer önemli bir ayrım ise kişiler arası ilişkilerdeki tutumdur. BKB’de yerin dibine sokma-çıkarma arasında gidip gelen, tutarsız, içinde sürekli bir terkedilme kaygısı taşıyan tutarsız kişilerarası ilişkiler görülmektedir. Bipolar bozuklukta ise ataklar sırasında kişilerarası ilişkilerde bozulmalar görülmekle birlikte, ataklar arasında böyle bir durum gözlenmemektedir.
Online terapi ile psikolojik danışmanlık hizmeti için İletişim sayfasını ziyaret edebilirsiniz.
Uzm. Klinik Psikolog Yaşar Emre Ertürk